top of page
Ana Sayfa: Hoş Geldiniz
Ana Sayfa: Ben Kimim?
Ana Sayfa: Blog2

Sağır Çocuğun Efsanesi

  • Yazarın fotoğrafı: Taha Yeşiltepe
    Taha Yeşiltepe
  • 2 Haz 2021
  • 3 dakikada okunur

Pakistan asıllı İngiliz yapımcı Naughty Boy, 2013 yılında yeni albümünü piyasaya sürdüğünde albümdeki bir şarkı Naughty Boy'un dünyaca tanınmasını ve tüm listelerde 1 numaraya çıkmasını sağlamıştı. Gerçek ismi Shahid Khan olan yapımcı, bir anda yakaladığı bu inanılmaz başarıyla şaşkına dönse de bu başarının arkasında sadece ezgileri değil; edebiyatı ve yeni keşifleri barındıran bir şarkı yatmaktaydı. Hepimizin arabalarımızda, evlerimizde ya da toplu taşımada kulaklıklarımızla dinlerken kendimizi eşlik etmekten ya da kafa sallamaktan alıkoyamadığımız o şarkının adı 'La La La' idi.


Çoğu büyük sanatçı, sanatın ancak yeni keşifler ile mevcut birikimin harmanlanması ile gelişeceğini savunmuştur. Shahid Khan ise tam da bu ilke doğrultusunda yaptığı müziğe ve dünya müzik literatürüne yeni bir şeyler kazanmak amacıyla 2010'lu yılların başında çalışmalarına başlamıştır. Yeni nota düzenleri, yeni vokaller, alışılagelmedik sesler ile desteklediği şarkılarını titiz süreçlerden geçirerek piyasaya sürmek istemektedir. Bu tarz yenilikçi bir albümün hazırlığındayken kendine daha önce hiç duyulmayan bir ses aramaktadır. Büyük sanatçılara, meşhur ve kaprisli divalara teklif götürmek yerine daha samimi ve keşfedilmemiş; kadife bir ses için konser konser gezmeye başlamıştır.


Gezdiği bu amatör ve pek te kalabalık olmayan konserlerin birinde, sahnede özgüvensiz bir şekilde şarkı söyleyen bir genci keşfeder. Gencin sesi muazzamdır ve daha önceki hiçbir ses sanatçısına benzememektedir. Deneyimli yapımcı yeni albümündeki o eşsiz şarkıya bu gencin sesini koyar kafasında. Eşleşme çok güzeldir. Bu genç ile konser sonrası tanışır ve projesinden bahseder. O genç ise gelecekte BRIT, BBC Sounds, Altın Küre ve Oscar ödüllerini kazanacak olan Sam Smith'ten başkası değildir.


İkili stüdyoya girer. Shahid, Sam'i kendine daha çok güvenmesi konusunda motive eder. Albümdeki o eşsiz parçanın kaydı alınır ve ortaya çıkan şarkı o gece Sam'in hüngür hüngür ağlamasına, Shahid'in ise gururlu bir şekilde donakalmasına neden olur. Şarkı piyasaya sürülür ve beğenilmeye başlar ancak Naughty Boy şarkının çok özel bir klibi hak ettiğini düşünür. Yönetmen Ian Pons Jewell ile araştırmalara başlar. Eski bir Bolivya efsanesine denk gelirler ve klipte bu efsaneyi işlerler. Klip yayınlandığı andan itibaren bütün ülkelerde 1 numaraya yerleşir ve başarı global düzeye ulaşır. Klip ve hikayesi ise şöyledir:




20. yüzyılda Bolivya'da yaşayan sağır bir çocuk, ailesinden şiddet gördüğü için evinden kaçar ve sokaklarda yaşamaya başlar. Kendisi gibi yuvasız kalmış olan bir köpeğe denk gelir. Köpek artık onun en yakın arkadaşıdır. Sokaklardaki bu zor yaşamın içerisinde bu küçük çocuk özel bir yeteneğinin olduğunu fark eder. Yeteneği şudur. İnsanların dile getiremediği sorunlarını sezip deprem şiddetinde attığı çığlıklarla bu sorunları iyileştirebilmektedir. Bir gün köpeğiyle yürürken, yaşlı bir adamın oranın halkı tarafından taşlandığını görür. Bölge halkı tarafından aslında işlemediği bir suç için cezalandırılan adam aldığı darbeler sonucunda ölür. Bunu sezen ve çok üzülen çocuk deprem şiddetinde bir çığlık atar ve taşlayanların kaçmasını, yaşlı adamın ise kalbinin tekrar çalışmasını sağlar. Klipte ise yaşlı bir adama kalp verdiği görülüyor. Yaşlı adam da sokaklarda küçük çocuğa katılır.

Bu ikili bir gün dışlanmış ve oldukça çirkin bir adamla karşılaşır. Adamın dediğine göre o Tanrı'nın elçisidir ama Şeytan (El Tio) tarafından lanetlenmiştir. Ayrıca şeytana ibadet etmediği için şeytanın tüm halkına el koyduğunu, bu yüzden yalnız kaldığını söyler. El Tio yeraltı Tanrısıdır ve halk ona sürekli hediyeler ve adaklar vermektedir. Çirkin adam ayrıca El Tio'nun sesini duyan herkesin onun kontrolüne girdiğini söyler. Küçük çocuk ve yaşlı adam ona ve halkına yardım etmek ister. Çirkin adam, El Tio'yu çölde bulabileceklerini ve onun çöldeki bütün insanları lanetleyerek intihar ettirdiğini söyler. Hep birlikte şeytanın yaşadığı mağaraya giderler. Mağara göründüğü esnada yaşlı adam, küçük köpek ve çirkin adam orada kalır ve yola küçük çocuk yola tek başına devam eder. Çünkü şeytanın sesi sadece onu kontrolü altına alamayacaktır. Çocuk mağaraya ulaşır ve şeytan onu mağaranın derinliklerinde karşılar. Küçük çocuk son kez çığlık atar. Depremler yaratan çığlığı şeytanı alt eder ve şeytan bir daha insanları lanetleyemez.


Bu örnekten de anlaşıldığı gibi geçmişe saygı duyarak ve ondan faydalanarak yeni bir şeyler açığa çıkarmak sanatta başarıyı getirmiştir. Bu sadece sanatta da değildir. İnsan limitli yaşamı boyunca ya geçmişe takılır ya da sürekli hayalperest bir şekilde gelecekte yaşar. Kurulması gereken ve sağlıklı olan denge ise bu örnekteki gibidir. Geçmişten öğrenip gelecek için yeni fikirlerle çalışmak ve kendimizi geliştirmek başarıyı bizlere getirecektir.





 
 
 

Comments


Ana Sayfa: Instagram

İletişim

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

Ana Sayfa: İletişim

©2020, Yazar Taha Yeşiltepe tarafından Wix.com ile kurulmuştur.

bottom of page